TÜRK DİŞHEKİMLERİ BİRLİĞİ AKADEMİ

SE Modül Programı
  • 281

Vital Pulpa Tedavileri



KALSİYUM HİDROKSİT VE MTA KULLANILARAK YAPILAN VİTAL PULPA TEDAVİLERİNİN KLİNİK BAŞARILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

(APEKSOGENEZİS)

Çürük veya travmatik yaralanmalar daimi matür veya immatür dişlerin  pulpalarında reversibl veya irreversibl hasara yol açar. Vital pulpa tedavileri (VPT); çürük, travma veya restoratif işlemler sonucu açılan pulpa dokusunun canlılığını koruması ve sürdürmesini amaçlayan bir tedavi seçeneğidir. Pulpa canlılığının korunması; endodontik tedavilerin önceliği olmakla birlikte sağlıklı pulpa dokusunun varlığına ve pulpadaki hasarın geri dönüşümlü olmasına bağlıdır. Geleneksel endodontik vital tedavide reversibl pulpitisli dişlerde pulpa canlılığını korumak için adım adım çürük dokusunun temizlenmesinin ardından koruyucu bir örtü veya siman ile yapılan indirekt veya direkt kuafaj veya iltihaplı olduğu düşünülen kron pulpasının parsiyel veya koroner pulpanın tamamının pulpotomi ile uzaklaştırılması işlemlerinden oluşmaktadır. VPT’ nde esas amaç; koronal/radiküler pulpanın total/parsiyel olarak canlılığını koruyup sürdürmesi ve tersiyer dentin köprüsünün oluşumunu stimüle etmektir. Bu tedaviler özellikle vital açık apeksli dişlerde apeksogenezisin yani kök gelişiminin devam etmesini sağlarlar. Ancak günümüzde irreversibl pulpitisli dişlerde kanal tedavisine alternatif olarak yapılan vital pulpa tedavilerinin başarılı olması, pulpitisli dişlerdeki tanı sınıflandırmasını değiştirmiştir.

Günümüzde pulpası nekroze ve periapikal lezyonlu immatur hatta matur dişlerde bile kök kanal dezenfeksiyonu ardından periapikal lezyonu irrite edip kanal içinde kan pıhtısı oluşturarak gerçek pulpa-dentin dokusunu oluşturma gayretleri rejeneratif endodontik tedavi kapsamında sürerken, çürükle pulpası açılmış daimi matur dişlerde hala VPT tartışmalı olması ve araştırıcıların önemli bir kısmının hala bu dişlerde pulpektomiyi tavsiye etmesi ilginçtir. Prospektif bir çalışmaya göre pulpektominin vital dişlerdeki başarı oranı % 92 iken, iki meta-analiz çalışmasının bulgularına göre bu oran % 82 gibi düşük başarı oranına sahiptir.

Pulpa kuafajında veya pulpotomide hangi materyalin kullanılacağının belirlenmesi önemlidir. Mineral trioksit agregatın (MTA) VPT’ lerinde kullanılmaya başlanmasıyla birlikte pulpası çürükle açılmış dişlerin başarısının şüpheli olduğu bu yüzden de bu tedavinin kontraendike olduğu algısı değişmiştir. Çürük sonucu pulpası açılmış daimi vital dişlerde kalsiyum hidroksit veya MTA ile yapılmış olan VPT’ nin başarı oranının %73 ila %99 arasında olduğu gösterilmiştir. Benzer olarak yakın zamanda yapılmış çalışmalarda MTA ‘ nın VPT’ nde kullanılmasıyla % 89-96 başarı oranı ortaya çıkmıştır.  Bu bulgular VPT’ nin, pulpası çürükle açılmış dişlerde uygun bir tedavi yaklaşımı olup kök kanal tedavisine alternatif oluşturmaktadır. Bu sunumda kök gelişimi tamamlamış veya tamamlanmamış reversibl ve irreversibl pulpitisli vital dişlerde kalsiyum hidroksit ve MTA kullanılarak yapılan vital pulpa tedavilerinin uzun dönemli klinik ve radyografik prognozu hakkındaki  bilgilerimizi yaptığımız uluslararası dergilerde yayınlanmış makalelerimizin ışığı altında sizlerle paylaşmak istiyorum.

 

ERİŞKİN BİREYLERİN DEVİTAL PULPALI VE PERİAPİKAL LEZYONLU  AÇIK APEKSLİ DİŞLERİNDE KALSİYUM HİDROKSİT VE MTA KULLANILARAK YAPILAN APEKSİFİKASYON ve REVASKÜLARİZASYONUN KLİNİK BAŞARISININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Açık apeksli devital pulpalı dişlerde, apikal konstrüksiyon olmadığı için kanal dolumu sırasında hermetik  bir  kök kanal dolgusu sağlamak mümkün olamamaktadır. Bu tarz olgulardaki tedavi yöntemi; kalsiyum hidroksit kullanılarak geleneksel apeksifikasyon tedavisi ile apekste kalsifik bariyer oluşumunu indüklemek ve böylece kök kanal dolgusunu yapabilmektir. Son yıllarda kalsiyum hidroksit ile apeksifikasyon tedavisine alternatif bir yöntem olarak, kökün apikal üçlüsüne yerleştirilen yapay bir bariyer olan biyouyumlu MTA ile apeksifikasyon sağlanmaktadır. Bu tedavi yöntemi uzun süreli kalsiyum hidroksit uygulamasının kalkmasını sağlar, dişin geçici olarak restore edilmesine bağlı  koroner mikrosızıntı ve kırılma riskini  ortadan kaldırır.

2004 yıllından bu yana, özellikle olgu bildirimi tarzında yayınlarda, genç yaştaki çoçukların devital pulpalı ve periapikal lezyonlu açık apeksli dişlerinde kalsiyum hidroksit ve MTA apeksifikasyonuna alternatif olarak revaskülarizasyon tedavisi önerilmektedir. Bu tedavinin kök gelişiminin tamamlanmasını sağlayan biyolojik temelli alternatif bir tedavi olduğu iddia edilmektedir. Son yıllarda matür periapikal lezyonlu dişlerde bile bu tedavinin başarılı olduğunu, hatta pulpal vitalitenin alındığı ileri süren sınırlı sayıda klinik çalışmalar vardır. Bu sunumda  erişkin bireylerin kök gelişimini  tamamlanmamış  devital pulpalı ve periapikal lezyonlu dişlerinde kalsiyum hidroksit ve MTA kullanılarak yapılan apeksifikasyon tedavisi ve de revaskülarizasyon tedavisinin uzun dönemli klinik ve radyografik prognozu hakkındaki  bilgilerimizi yaptığımız uluslararası dergilerde yayınlanmış makalerimizin ışığı altında sizlerle paylaşmak istiyorum.

 

  • Bilgi

    Etkinlik No : TDM-1
    Etkinlik Türü : Tek Disiplinli Modüler(TDM) Eğitim Programı TDM-1: Endodontinin Klinikteki Önemi
    Etkinlik Alanı :

  • Zaman

  • Yer

    ONLİNE

  • Ücret