Dental İmplantolojide Planlama, Zamanlama ve Estetik

Günümüzde kısmi ve total dişsizliklerin tedavisinde implant destekli restorasyonların kullanımı oldukça yaygın bir hale gelmiştir. Klinik başarının elde edilmesinde zamanlama, planlama ve implantların başarılı bir şekilde yerleştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Estetik ve fonksiyonel olarak hasta memnuniyetinin sağlanması için yapılacak protetik girişimler ancak doğru zamanda iyi bir planlama ve cerrahi ile mümkün olur. Hastaların estetik beklentisi ve tedavi için ayırdığı süreye göre planlama değişebilmektedir. Hasta bir an evvel protezine kavuşmak istiyor ise , uygun planlama ve implant cerrahisinin imkanları dahilinde  -yeterli primer stabilizasyon sağlandığı taktirde- erken yükleme protokolü değerlendirilebilir. Bazı durumlarda  diş çekimi ve implantasyon aynı seansta yapılabilmektedir. Bu da tedavi süresini kısaltıp ek seans  gereksinimini azaltmaktadır.  Hasta için fonksiyonun estetik beklentiden daha önemli olduğu durumlarda ileri cerrahi uygulamalardan kaçınılarak tedavi süresi kısaltılabilir.  Aksi takdirde estetik beklentilerin yüksek olduğu hasta profilinde hem estetik hem de fonksiyonu sağlayabilmek için ileri yumuşak ve sert doku cerrahisi gündeme gelmektedir. Bu durumda yumuşak ve sert doku ögmentasyonlarının optimum iyileşmesi beklendikten sonra implant cerrahisi aşamasına geçilebilir. Bu da tedavisi süresinin ve maliyetin artmasına neden olur.

Hastaların tedavi sonucu ile ilgili çok farklı beklentileri olabilmektedir ve bu beklentileri her zaman yerine getirmek mümkün olmamaktadır. Hastaların beklentileri çok iyi anlaşılmalı, öngörülen tedavinin sonucu hastaya çok iyi anlatılmalıdır. 

 İmplantüstü Protezlerde İyi Bir Estetik İçin Yapılması Gerekenler

İmplant uygulamasında asıl amaç protez yapabilmektir. Bu nedenle implant bir ara eleman olarak görev yapmaktadır. Bu bilinçle tüm implant endikasyon ve yerleştirmesini yaparsak ileride doğabilecek aksaklıkları minimuma indirgemiş oluruz. İmplantın yerleşmesini istediğimiz bölgede yeterli kemik yoksa ya da önceden bir düzenleme gerekiyorsa sonuç protezi düşünerek önlem almalıyız. Özellikle bu estetik ön bölge ise daha fazla dikkat etmeliyiz. Hastanın yüzünü bir bütün olarak değerlendirerek gülüş hattı, dudaklar, yanaklar estetik, fonksiyon ve fonasyon açısından birlikte ve ahenkli olarak kontrol edilmelidir.

Bu sunumda yukarıda değinilen önemli kriterlerin vakalar üzerinden sunumu yapılacaktır.

***

Diş hekimliğinde acil başvuru nedenleri arasında sık karşılaşılan problemlerden birisi dental travmalardır. Dental travmanın tipinin yanısıra; oluş nedeni, oluş zamanı ve hastanın yaşı yapılacak tedavi planlaması açısında önemlidir. Travmaya maruz kalan diş gruplarının bulunduğu bölge, oluşabilecek yaralanma tipini etkileyebilmektedir. Her yaşta karşılaşılabilen bu tür yaralanmalarda yapılan ilk müdahale, devamında yapılacak tedavilerin prognozunu önemli ölçüde etkilemektedir.

Dental travmalar; dişte karşılaşılan mine çatlağından alveol kemiğinde oluşabilecek kırıklara kadar geniş bir yelpazesi olan ve çoğu kez birden fazla yaralanma tipinin bir arada olduğu olgularla karşımıza çıkabilir. Dental travma olgularıyla karşılaşıldığında; anamnez ile birlikte diş ve çevre dokularının klinik ve radyografik muayene edilmesi sonucunda multidisipliner bir tedavi planı oluşturulması, dental dokuların uzun dönem sağlığının koruması açısından gereklidir.